26 Ekim 2010

suburbia

eve döner ve geçmesini beklersin
ama neden hiç geçmeyecek bilir misin?
çünkü onunla tanıştığında kurnazın biriydi
ve sen kolayca kandın
tekboynuzun gözlerine bakan çocuk gibi
"gerçek olduğunu biliyordum"
hayatının en muhteşem yaz tatili.


büyümeyen çocuklar var
doğmayan çocuklar
ölmeyen çocuklar var biryerlerde
öldürmeyen çocuklar


hiç şaşmaz yine de.
iyi kötü büyür
kış gelince bütün çocuklar
derslerini almadan:
"gerçekten kurnaz olanlar
hiç gerçek olamazlar."

23 Ekim 2010

karizma

kanser de bir hastalık
yakalanırsın
yerleştiği hücreleri öldürür
yayıldıkça yayılır
yayıldıkça öldürür.

aşk da bir hastalık işte.
o yüzden çok sevilince değil
çok sevince ölüyoruz.
ufak dediğin his büyüyor.
ölüyorsun.
ufaktan.
sinsice.

aşk da bir hastalık.
yakalanırsın,
ölürsün.

yakalanmazsın,
insanlık hali,
yine ölürsün.

aynı yere varacaksan,
ya kestirmeden gideceksin
ya yolu uzatıp sürüneceksin.


"ama kanser çok daha karizmatik."

13 Ekim 2010

İmitasyon

resimlerini çiziyorum
saatlerdir,
ardı ardına
onlarca.

Yüzünü unutmayayım diye.

Onlarca portre
bir tane sen yok içinde.